Türk medyasını korumak üzere önemli olduğunu değerlendirdiğimiz bir kanun teklifini meclisimize sunduk.
İnternet ve sosyal medyanın kullanım oranının arttığı; buna karşılık
televizyon, gazete, dergi ve radyoların takip, izlenme yahut tiraj oranlarının aynı paralellikte artış gösteremediği, rekabet ortamının sarsıldığı bir dönemde yabancı kaynaklı sosyal medya kuruluşları, Türk medyasını güç duruma sokmaya başlamıştır.
Medya ve reklam yatırımlarının arttığı bir dönemde Türkiye’ye ait öz sermayelerin, tamamının merkezleri yabancı ülkelerde bulunan sosyal medya kuruluşlarına daha fazla yönelmesi, hem milli
ekonomimiz, hem de Türk medyası açısından olumsuz neticeler doğurmaktadır.
2023 yılında yabancı ülkelere ait sosyal medya firmalarına verilen toplam reklam tutarının yaklaşık 90 milyar TL’ye ulaştığı değerlendirilirken, 2024 yılı için aynı tutarın 158 milyar
TL’yi bulduğu ifade edilmektedir. 2025 yılındaysa bu rakamların çok daha fazlasına erişilebileceği hesaplanmaktadır.
Facebook, Instagram, X, YouTube, Google gibi yabancı menşeli sosyal medya firmalarının zaman zaman kendi şirket çıkarlarını, Türk hukuku üzerinde görerek hareket etmeleri de düşünüldüğünde; toplumumuzun huzuru ve milli güvenlik hassasiyetimiz sebebiyle, yayın mecralarındaki reklam dağılımı konusunda belirli bir ölçü koymak elzem hale gelmiştir.
Türkiye, milli hassasiyetlerimize saygı duymayan küresel sermaye firmalarına karşı kendi milli unsurlarına alan açmalıdır.
Ulusal ve yerel medyanın yaşadığı rekabete dayalı çok başlıklı bu sorun karşısında, ülkemizde reklam harcamalarının mecralara hakkaniyetli bir şekilde dağıtılması gerektiği kanaatiyle
TBMM’ye sunduğumuz kanun teklifi ile hem kendi medyamızı korumak ve büyümelerine katkı sağlamak, hem de Türk dijital platformlarının haklarını korumayı hedefliyoruz.
