• BIST 9888.62
    • Altın 2954.659
    • Dolar 34.7445
    • Euro 36.5021

      Şen olasın Halep

      Şen olasın Halep
      “İhtiyatlı bir iyimserlik içindeyim” gibi teknik bir laf etmeye hiç niyetim yok bugün.

      Öyle terazinin dengesinde tartılmış sözler de sarf etmeyeceğim. İçinde yaşadığım duygular soğukkanlı tarafıma galebe çalıyor. Geldiği gibi yazayım, konuşayım bugün.

      Basbayağı keyifliyim.

      Halep’i diyordum. Çok iyi oldu.

      Keyfim, Halep’in Esad zulmünden kurtarılışından kaynaklanıyor.

      Keyfim, eski ahvalin fevkalade ızdırap içeren hatıraları gözümde canlanınca “daha kötüsü olmaz” demekten kaynaklanıyor. HTŞ şöyle örgütmüş, Ahrar-u Şam böyle örgütmüş. Olabilir. Ortadoğu öyle dramlar yaşıyor ki. İnsanların, evlerine topraklarına dönme umudu doğdu ya! 

      Zalim Esad rejiminin, Rus hava desteği ve İran merkezli Şii milisler eliyle Halep’te yaptığı katliamlar halen hafızamda tazeliğini korur. Varil bombalarıyla hiçbir hassasiyet gözetmeksizin bu kadim şehir yerle yeksan edildi, insanlarıyla tarihi varlığıyla... O dönemde yaşananlar yüreğimi öyle bir hüzne boğmuş olmalı ki, kalemimden bir Halep şiiri dökülüvermişti: 

      Kan, gözyaşı zâlimin konuştuğu lisân

      Kâfiri şöyle dursun, bu nasıl müslüman?

      Bir değirmenmiş dünyâ, budur bugün talih

      Umutsuzluk da neymiş, döner bir gün tarih

      Bugün Türkiye’deki Suriyeli misafirlerin büyük çoğunluğu Halep civarından gelen sığınmacılardan oluşuyor.

      Halep, Osmanlı döneminde Bilâd-ı Şam yani Şam eyaletinin kalbini oluşturan şehirlerden biri. Gaziantep ve Kilis gibi güzide Anadolu şehirlerimiz, Osmanlı döneminde Halep eyalet merkezine bağlı idiler. 

      Yavuz Sultan Selim, Halep yakınlarında cereyan eden Mercidabık Savaşı’nda tüm Ortadoğu’nun Fatihi olma unvanını aldı ve hilafete giden yolun kilidini burada açtı. Mimar Sinan’ın kubbeleriyle tezyin ettiği şehirdir Halep. Yine Halep Mevlevihanesi ile tarihde Mevleviliğin en önemli merkezlerinden biri oldu.

      İşte böyle bir şehrin 2016 yılında yıldızını söndürdüler. Camileri yıkıldı. Tarihi yok edildi. İnsanları sürgün edildi.

      Birkaç gün önce, HTŞ ve SMO (Suriye Milli Ordusu) tarafından Halep’in Batı’sından başlatılan operasyonlar inanılmaz bir sonuç verdi. Saldırganlığı caydırma maksadı ile başlayan operasyon Esad rejim güçleri ve Şii milislerin kaçması ile bambaşka bir boyut kazandı. Ve Halep fethedildi. 

      Uzunca bir süredir Esad’a ve Rus hava gücüne bağlı uçaklar İdlib bölgesinde sivil ayrımı gözetmeksizin bomba yağdırıyorlardı.

      Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın girişimleriyle başlayan çözüm arayışları neticesiz kalmıştı.

      New Lines İnstitute for Strategy and Policy’nin paylaştığı bir bilgi, “Neden şimdi?” sorusuna dair bir fikir veriyor. New Lines Strateji Merkezi; “Esad rejiminin, Rusya ve Şii milislerin desteğinde çatışmasızlık bölgelerine yönelik kapsamlı bir saldırı planlandığı bilgisinden Suriye muhalefetinin haberdar olduğunu” söylüyor. Tabii ki rejimin böyle bir saldırısının Türkiye’yi yeni bir göç dalgası ile karşı karşıya bırakacağı aşikardı. Oysa Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın kısa bir süre önce “yeni bir göç dalgasına yol açacak hareketlerin tasvip edilmeyeceği ve gerekli tedbirlerin alınacağı”na yönelik açıklamaları gayet net bir mesajdı.

      Buradan bakıldığında, Esad rejiminin sürekli tacizleri altında yaşayan ve nefs-i müdafaa hakkı olan Suriye muhalefetini uzun süre kontrol altında tutmak Türkiye açısından çok zordu. Baskın şeklinde gelişen operasyonlar; rejim, Rusya ve İran merkezli Şii milisler üzerinde şok etkisi bıraktı. 

      Ortaya çıkan karmaşada rejimin PKK/YPG’ye alan kontrolünü terkettiği yerlere Türkiye destekli SMO’nun müdahaleleri çok yerinde oldu. Tel Rifat kısa sürede SMO’nun kontrolüne geçti. Türkiye kararlı. Vakti geldikçe eksik kalan terör koridoru tek tek kurtulacak. 

      ABD’nin milyar dolarlar yatırdığı PYD’li teröristler çareyi kaçmakta buldular. İran’ın yıllarca Şii milisler üzerinden yaptığı mezhepçi jeopolitik hesap dört günde tarumar oldu. 

      Türkiye’ye rağmen bölgede hesap yapmanın yanlışlığı bir kez daha ortaya çıktı.  

      YENİ AKİT KÖŞE YAZISI-REFİK TUZCUOĞLU

      • Yorumlar 0
      Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
      Diğer Haberler
      Tüm Hakları Saklıdır © 2010 Kayseri News | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
      Tel : 0000 000 00 00